Evrenin keşfi: James Webb Uzay Teleskobu nedir?
25 Aralık günü Türkiye saatiyle 15:20’de insanoğlunun en büyük projelerinden birisi başlatıldı. James Webb Uzay Teleskobu, uzun süren …
25 Aralık günü Türkiye saatiyle 15:20’de insanoğlunun en büyük projelerinden birisi başlatıldı. James Webb Uzay Teleskobu, uzun süren çalışmaların ardından fırlatıldı. NASA, Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ve Kanada Uzay Ajansı’nın (CSA) uluslararası ortaklığıyla yıllar süren çalışmalar sonucunda üretilen teleskop, evrenin keşfi için aracılık edecek.
James Webb Uzay Teleskobu Nedir?
Evren ile ilgili birçok gizemi çözeceği düşünülen James Webb Uzay Teleskobu projesi, NASA önderliğinde olsa da 15 farklı ülkenin katılımıyla gerçekleşti. Adını Apollo programının sorumlu müdürü James E. Webb‘den aldı. Planlanması 1989’lara dayansa da gerçekleştirilme kısmı 2004’te gerçekleşti. Ardından 25 Aralık 2021’de fırlatıldı. Peki James Webb Uzay Teleskobu neden bu kadar önemli? Neleri değiştirebilir?
Projenin misyonu nedir? neler vadediyor?
Birçok bilim insanına göre fırlatma günü, evrenin değiştiği gün olarak anılıyor. James Webb Uzay Teleskobu, diğer bir söylemle zamanda yolculuk yapacak. Şu ana kadar evren hakkında bildiğimiz tüm bilgilerin kaynağı olan Hubble Teleskobu‘ndan yaklaşık 100 kat güçlü olan Webb, menzil olarak 13,5 milyar yıl ötesini görebilecek. Büyük patlamanın yakın tarihine tanıklık edilmesi anlamına geliyor. Hubble ile 200 binden fazla galaksinin keşfedildiğini düşünürsek James Webb, bize evrenin gizli bilgilerini yakalamamıza olanak sağlayacak. Belki de karanlık maddenin ne olduğunu ya da çok uzak evrenlerdeki yaşam izlerini keşfedebileceğiz.
James Webb Uzay Teleskobu’nun yapısı
James Webb Uzay Teleskobu, 18 hegzagonal ayna ile 6.5 metre çapına sahip dev bir göz şeklinde üretildi. Bu aynalar teleskobun ışığı, yani kızılötesini yakalamasını sağlıyor. Alt kısmında güneşten korunması için bulunan basketbol sahası büyüklüğünde 5 büyük tabaka mevcut. Bu koruyucular oldukça ince olup teleskobun çalışmasına olanak sağlayan mutlak sıfır(-273,15 derece) sıcaklığına yakın bir ortam sağlayacak. Detaylandırmak gerekirse, en dıştaki kalmanın maruz kalacağı sıcaklık santigrat cinsinden 110 derece iken teleskobun bulunduğu katmanda sıcaklık eksi 267 dereceleri bulacak.
Bu sıcaklıkta çalışmasının iki nedeni bulunuyor. İlk olarak evrendeki en uzak ışıkları algılayabilmesi için mutlak sıfıra yakın çalışması gerekiyor. Ayrıca o kadar hassas bir mekaniğe sahip olduğu için kendi sıcaklığı elde edilen kızılötesi verilerde hatalara neden olabiliyor. James Webb Uzay Teleskobu, kızılötesi ışınları algılayabiliyor. Bunun avantajı ise çok uzak galaksiler, mesafenler arttıkça kızılötesine doğru kayıyor. Webb teleskobunun bu özelliği sayesinde milyarlarca yıl öncesindeki galaksilere yolculuk daha da kolaylaşıyor.
James Webb’in Hubble Teleskobu ile karşılaştırılması
Webb Teleskobu’nun ne kadar büyük bir proje olduğunu anlamak için Hubble ile karşılaştırmak yararlı olacak. Dünya’nın evren hakkında bildiği tüm bilgilerin mimarı olan Hubble, Dünya’dan yalnızca 500 kilometre uzaklıkta bulunuyor. Webb ise Dünya’dan 1 buçuk milyon kilometre ileride ikinci Lagrange noktasına konumlanacak.
James Webb ne zaman veri göndermeye başlayacak?
25 Aralık 15:20’de Fransız Guyanası’ndaki Avrupa Uzay Limanı’ndaki fırlatma üssünden Ariane 5 roketi ile fırlatılan teleskop, 27 dakika süren yörüngeye oturma yolculuğunun ardından sorunsuz bir şekilde Lagrange-2 noktasına doğru harekete geçti. 29 gün sonra yörüngeye oturacak teleskobun bu süreden sonra aylar süren nanometrik ayarlamaları olacak. Sorunsuz gitmesi halinde 6 ay sonra ilk verileri göndermeye başlayacak.
Kaynak: Shiftdelete